Davaya ilişkin genel bilgiler
2012’de Portekizli bir aile mahkemesi Liliana Melo’nun on çocuğundan yedisinin evlatlık olarak verilmesine karar verdi. Hâkim Lilian’ın çocuklarla herhangi bir temas kurmasına izin vermedi.
Liliana’ın çocukları onun tüm hayatıydı. Çocuklarını sevdiğini ve onlara kötü davranmadığını söyledi.
Ancak mahkemenin görüşüne göre Liliana annelik yapamıyordu. Çocuklarını ihmal ediyor, onları temiz tutmuyor ve bakımlarını yapmıyordu.
Sosyal hizmetler birkaç yıldır aile hakkında kaygılarını belirtmişti. Liliana çocuklarını tek başına büyütüyordu, çünkü babaları çoğunlukla ortalıkta yoktu.
Bir ziyaret sırasında sosyal hizmet uzmanları oturdukları dairenin pis olduğunu ve ödenmemiş faturalar nedeniyle su ve elektriğin kesik olduğunu kaydettiler. Uzmanlar ebeveynlerin çocuk koruma planı kapsamında işleri iyileştiremediklerini düşünüyordu.
Bir noktada yetkili makamlar planı güncelleyerek Liliana’nın kısırlaştırılmasını şart koştular. Liliana bunu yapmayı reddetti ve bu daha sonra mahkemede alyehine kullanıldı.
Liliana ve kocası aile mahkemesinin verdiği kararın çocuklarının saadetini tehdit ettiğini söyleyerek bu karara karşı çıktılar. Ancak itiraz başvuruları sonuçta başarısız oldu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararını verdiği sırada ebeveynlerin Portekiz’de halen görülmekte olan bir itiraz davaları vardı; bu dava evlat edinme sürecine giden duruşmaların başında hiç avukatlarının olmadığına ilişkin bir şikayeti de içeriyordu.