Ön bilgiler
Paula Marckx kırkyedi yaşındayken anne olacağını öğrendiğinde çok şanslı olduğunu düşündü. Ancak bebeği Alexandra’nın doğmasından birkaç ay sonra, kendisi [henüz] çocuğun annesi –yasal anlamda – değildi.
Bunun nedeni Paula’nın evli bir kadın olmamasıydı. Yetkililerden kendisine gönderilen bir yazıda bebeğin evlilik dışı doğması nedeniyle, otomatik olarak Paula’nın bebeği olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı belirtiliyordu. Bebeğin annesi olduğunun bir şekilde kabul edilmesi için, Paula’nın bir yasal süreçten geçmesi gerekiyordu.
Paula sırf evli olmadığı için otomatik olarak bebeğin annesi olma hakkına sahip olamaması nedeniyle kendisini hakarete uğramış hissetti. Daha da kötüsü, bu yasal süreçten geçse bile, bebeğinin, kendisinin eğer evli olmuş olsaydı elde edeceği statüyü elde edemeyeceğini öğrendi. Özellikle de, Paula öldüğünde Alexandra onun mirasçısı olamayacaktı.
Bu durumla ilgili olarak bir yetkiliye yakındığında Paula’ya: “Kadınlar hep bir şeyleri protesto ederler ama asla harekete geçmeye hazır değildirler” cevabını aldı.
Paula ise harekete geçmeye karar verdi. Davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götürdü.